Bu cümlelerden sonra midenizin bulanması epey doğal. Lakin bu hırslı hekimin neler yaptığını öğrenmeye değer.
Gelin, Stubbins Ffirth’in kendini kanıtlamak uğruna neler yaptığına bakalım.
Amerikalı bir pratisyen doktor olan Stubbins Ffirth, sarıhumma salgınının dorukta olduğu periyodun tabiplerinden biriydi.
Özellikle ABD’nin Pensilvanya eyaletinde faal olan salgın, nüfusun yaklaşık %10’unun ölümüne sebep olmuştu. Ffirth ise sarıhumma salgınının patlamasından birkaç sene sonra Pensilvanya Üniversitesi’nde bu hastalık üzerine çalışmaya başladı.
Doktorun tezi, yaz aylarında artış gösteren ve kış aylarında durulan hastalığın bulaşıcı olmadığıydı. Ona nazaran hastalığın bulaşıcı zannedilmesinin sebebi, yaz mevsiminde artan sıcakların beşerler üzerinde yarattığı gerilimdi.
Doktor, hastalığın kış mevsiminde daha az gözlemleniyor olmasını bu görüşüyle açıklıyordu. Ffirth, bu argümanını kanıtlamak üzere denek olarak kendisini kullandı ve kısa mühlet içinde çalışmalara başladı.
Doktor amacına ulaşmak için hastalığa yakalanan insanların beden sıvısına gereksinim duyuyordu.
Arayışını bir süre sürdüren Ffirth, muhtaçlık duyduğu sıvıyı hastalığın son evrelerinde olan insanlardan sağlıyordu. Birinci etapta sarıhumma hastalığının kusmuğunu bu yaralara sürdü ve bu deney sonucunda hastalığa yakalanmayınca, ikinci adım olarak kusmukları gözlerine dökerek yaratacağı etkiyi gözlemlemek istedi.
Bu deney sonucunda da hastalığa yakalanmayan doktor, daha tiksindirici denemelerin kilidini açtı. Bir sonraki adımda, hastaların kusmuğunu kaynatarak kokusunu içine çekti ve akabinde onların kusmuğunu içti.
Tüm bunlardan etkilenmeyen ve hiçbir sıhhat sorunu ile karşılaşmayan Ffirth, hastalığın bulaşıcı olmadığını kanıtladığına inandı.
Ancak gerçekleştirdiği tüm tiksindirici deneylere karşın Firth’in bulguları büsbütün yanlıştı.
Çünkü sarıhumma, gerçekte bulaşıcı bir hastalıktı ve insanlara sivrisinek ısırığıyla geçiyordu. Salgınların yaz aylarında görülmesinin sebebi de tam olarak buydu. Bu durum ise Ffirth’in vefatından 60 yıl sonra Kübalı bilim insanı Carlos Finlay tarafından kanıtlandı.
Ffirth’in hastalığı kendisine bulaştıramamasının nedeni de hastalığın son evrelerinde oldukları için artık hastalığı bulaştıramayan bireylerin, vücut sıvılarını kullanmış olmasıydı.
